39
`On parmağında on marifet` lakaplı tasarımcı Jean Paul Gaultier , kendi koleksiyonunda Britanya `dan esintiler sundu. İrlanda ve İskoçya yerel kıyaflerinden yola çıkarak çizdiği 2007-2008 kış sezonu defilesinde, ekose ve rugan karışımı giysileri kadar, pabuç ve çanta tasarımları da göz aldı .
Gaultier deriyi seçti
Ünlü tasarımcının, Hermes markası için hazırmadığı süper -lüks koleksiyonda markayı yıllardır zirvede tutan deri ürünlerine ağırlık verdiği gözlendi. Krokodil derisinden tasarlanmış perfecto, yağlanmış deri trench -coat gibi giysiler, kasket, cuissard olarak adlandırılan uzun çizmelerle sunulurken, gri tonları öne çıktı.
Lanvin , artık dünyada kendini kabul ettirmeye başlayan tasarımcısı Alber Elbaz`ın kup ve kol detayları ile ilgi çekerken, `triko kraliçesi` Sonia Rykiel , elbise modelleriyle yıllara meydan okudu.
Paris `in ünlü konser salonu Zenith `te sunduğu defilesinde yıllar önce ilan ettiği `kup kralı` unvanına layık bir koleksiyon sunan Saint Martin ekollü İngiliz tasarımcı Alexander McQueen , altın rengi metalik mini etekleriyle modernizm sergiledi.
Louis Vuitton markasının Amerikalı tasarımcısı Marc Jacobs , yıllar geçtikçe Avrupa kültürünü benimsiyor. Ünlü ressam Vermeer `den esinlendiği koleksiyonda, çanta kökenli Louis Vuitton markasına, hazır giyimde oturttuğu modern çizgiye sanat kattı.
Podyuma kar yağdı…
Sonia Rykiel gibi yıllara meydan okurcasına enerjisinden hiçbir şey kaybetmeyen Karl Lagerfeld , Chanel defilesi için Paris `in en önemli müzelerinden Grand Palais `yi seçti. Podyumu yapay karla kaplatan ve müzenin dev verandasından beyaz bulutlar astıran Lagerfeld , kaşmir, ekose gibi markanın simgesi haline gelmiş öğeleri yeni bir versiyonla sundu.İngiltere `de ünlenen Sofia Kokosalaki, Yunan drapelerinden yola çıkarak yarattığı tarzıyla moda dünyasınca takip ediliyor. Yunan asıllı tasarımcı, gofre, plise, smoke gibi tekniklerle hazırlattığı kumaşlardan tasarlanmış aktüel ve kadınsı koleksiyonuyla ilgi çekti.
Şehirli kadın temasının sık kullanıldığı 2007-2008 kış sezonu defilelerinde, elbise, mini elbise ve etek ürün olarak ön plana çıktı. Moda dünyasının entelektüelizmle kumaşı birleştiren tasarımcı çifti Victor &Rolf , bu kez teknolojiyi kullanarak podyuma çıkan mankenlerin giysisine iliştirdikleri özel spotlarla `her kadının bir star olduğu` mesajını verdi.Yazdır
Tasarımcı Marc Jacobs koleksiyonunda ressam Vermeer`den esinlendi. Lagerfeld ise defilesinde kar yağdırdı. Sonbahar-kış koleksiyonlarını Paris Moda Haftası`nda sunan Gaultier, Jacobs, McQueen, Lagerfeld gibi ünlü isimler tasarımları ve mekan düzenlemelerinde sanattan ve doğadan ilham almayı seçti.
Kaç yıl geçerse geçsin Paris `in her zaman `Moda`nın merkezi` olarak kalacağı kesin. 100`den fazla marka ve tasarımcının katıldığı 2007-2008 sonbahar-kış sezonu moda haftası, başta Louvre müzesinin altındaki defile salonlarının yer aldığı Carrousel du Louvre olmak üzere, şehrin değişik bölgelerinde sunuldu.
`On parmağında on marifet` lakaplı tasarımcı Jean Paul Gaultier , kendi koleksiyonunda Britanya `dan esintiler sundu. İrlanda ve İskoçya yerel kıyaflerinden yola çıkarak çizdiği 2007-2008 kış sezonu defilesinde, ekose ve rugan karışımı giysileri kadar, pabuç ve çanta tasarımları da göz aldı .
Gaultier deriyi seçti
Ünlü tasarımcının, Hermes markası için hazırmadığı süper -lüks koleksiyonda markayı yıllardır zirvede tutan deri ürünlerine ağırlık verdiği gözlendi. Krokodil derisinden tasarlanmış perfecto, yağlanmış deri trench -coat gibi giysiler, kasket, cuissard olarak adlandırılan uzun çizmelerle sunulurken, gri tonları öne çıktı.
Lanvin , artık dünyada kendini kabul ettirmeye başlayan tasarımcısı Alber Elbaz`ın kup ve kol detayları ile ilgi çekerken, `triko kraliçesi` Sonia Rykiel , elbise modelleriyle yıllara meydan okudu.
Paris `in ünlü konser salonu Zenith `te sunduğu defilesinde yıllar önce ilan ettiği `kup kralı` unvanına layık bir koleksiyon sunan Saint Martin ekollü İngiliz tasarımcı Alexander McQueen , altın rengi metalik mini etekleriyle modernizm sergiledi.
Louis Vuitton markasının Amerikalı tasarımcısı Marc Jacobs , yıllar geçtikçe Avrupa kültürünü benimsiyor. Ünlü ressam Vermeer `den esinlendiği koleksiyonda, çanta kökenli Louis Vuitton markasına, hazır giyimde oturttuğu modern çizgiye sanat kattı.
Podyuma kar yağdı…
Sonia Rykiel gibi yıllara meydan okurcasına enerjisinden hiçbir şey kaybetmeyen Karl Lagerfeld , Chanel defilesi için Paris `in en önemli müzelerinden Grand Palais `yi seçti. Podyumu yapay karla kaplatan ve müzenin dev verandasından beyaz bulutlar astıran Lagerfeld , kaşmir, ekose gibi markanın simgesi haline gelmiş öğeleri yeni bir versiyonla sundu.İngiltere `de ünlenen Sofia Kokosalaki, Yunan drapelerinden yola çıkarak yarattığı tarzıyla moda dünyasınca takip ediliyor. Yunan asıllı tasarımcı, gofre, plise, smoke gibi tekniklerle hazırlattığı kumaşlardan tasarlanmış aktüel ve kadınsı koleksiyonuyla ilgi çekti.
Şehirli kadın temasının sık kullanıldığı 2007-2008 kış sezonu defilelerinde, elbise, mini elbise ve etek ürün olarak ön plana çıktı. Moda dünyasının entelektüelizmle kumaşı birleştiren tasarımcı çifti Victor &Rolf , bu kez teknolojiyi kullanarak podyuma çıkan mankenlerin giysisine iliştirdikleri özel spotlarla `her kadının bir star olduğu` mesajını verdi.Yazdır
ALEX AKİMOĞLU