ENGLISH
.jpg "tekstil1(2)")
Kadınların `ay hali` (regl) gününde ağır işte çalıştırılmayacağı yönetmelik yürürlüğe girdi. Denetimler ise 1 Ocak`tan itibaren başlayacak. Patronlar kadınların izin kullanmasından endişeli. Tekstil-Sen`e göre ise: Bu bir hak ve uygulanmak zorunda
Çalışanlarının yüzde 70`i kadınlardan oluşan İplik dokuma ve giyim sanayi, Ağır ve Tehlikeli İşler Yönetmeliği kapsamında. Bu durum patronları endişelendiriyor. Çünkü 2003 tarihli Ağır ve Tehlikeli İşler Yönetmeliği`nin 6`ıncı maddesi de, kadın işçilerin ay hallerinde ağır işlerde çalıştırılamayacağını öngörüyor. 1 Ocak`ta denetimlerin başlamasıyla birlikte kadınlar artık ay hali günlerinde ağır işlerde çalıştırılmayacak. Yeni uygulama çalışanlarının yüzde 70`i kadın olan tekstil patronlarını kara kara düşündürüyor. Yönetmeliğin altıncı maddesinde `kadın işçilerin özel günleri` başlığı altında `ay hali` ile ilgili şu ifadeler yer alıyor: `Kadınlar ay hali günlerinde ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılamaz. Bu günlerin sayısı 5 gün olarak hesaplanır. Daha fazlası için hekim raporuna göre hareket edilir. Ay halinin başlangıcı işçinin ihbar tarihidir.`
`AĞIR VE TEHLİKELİ SAYILMASI ANLAMSIZ`
Uygulamanın kayıtdışılığa yol açacağını öne süren Moda ve Hazır Giyim Federasyonu Başkanı Nedim Örün, `Bu nedenle yönetmelik tekrar gözden geçirilmelidir` dedi. Kadın örgütlerinin de yönetmeliğe karşı olduğunu iddia eden Nedim Örün, hazır giyim ve konfeksiyonun ağır ve tehlikeli işler kapsamına alınmasının anlamsız olduğunu belirterek, sanayiinin çok basit ve yorucu olmayan makinelerle yapıldığını kaydetti.
VAYİÇ: TÜM KADINLARI KAPSAMALI
Tekstil-Sen Eğitim Uzmanı Huri Vayiç ise, tekstil ve hazır giyim sektörünün `bazı alanlarının` yönetmeliğe dahil edilmesine tepkili. Bu anlayışın adil olmadığını savunan Vayiç, tekstilde çalışan bütün kadınların bu haktan yararlanması gerektiğini söyledi. Tekstilde çalışan kadınların çalışma saatlerinin en az 10 saati bulduğuna dikkat çeken Vayiç, `En çok 13 saat çalıyorlar. Öte yandan çok sık zorunlu mesailere tabi tutuluyorlar. Bu koşullarda çalışan tekstil işçisi kadınların, üretimde yeterince performans sağlayamayacağı son derece açıktır` diye konuştu.
`AY HALİNE GÖRE DÜZENLEME GEREKLİ`
Kadınların en az her ay halinde 3 gün doktor raporu aranmaksızın ücretli izne tabi tutulmasının insani bir hak olduğunun altını çizen Vayiç, `Kadınların doğum izni hakkı İş Yasası ile tanınıyorsa ay hali durumları için de mutlaka tanınması doğru bir uygulamadır. Böylece yaptırım gücü buradan denetlenip uygulanır` dedi. Erkek işçilere yönelimin artacağı yönündeki açıklamaları eleştiren Vayiç, şunları söyledi: `Patronlar kendi durdukları yerden sorunu tartıştırıyor. Türkiye`de 4 milyon tekstil işçisi çalışıyor. Sadece 500 bininin sigortalı çalıştırıldığı yetkili kurumlar tarafından da dillendiriliyor. Biz sadece 50 bin tekstil işçisinin sendikalı olduğunu biliyoruz. Sendikalı kadın tekstil işçilerin sözleşmelerde zorunlu olarak bahsi geçen maddenin geçirilmesi için sendikaların çabası olmalıdır. Ancak 3 milyon 500 işçinin hiçbir kaydı olmadan, kaçak, sigortasız çalıştırıldığını biliyoruz. Bütün bunları gündeme getirip tartıştığımızda kadın işçilerin ay hali dönemlerinde izin almış olması onlar bakımından büyük bir kayıp olmasa gerek, patronun sadece üretimi kadınların bu durumlarını dikkate alarak düzenlemesi yeterli olacak.` dedi.
