IMF Başkanı Dominique Strauss-Kahn`a bir öğrenci tarafından fırlatılan ayakkabı `çakma Nike` çıkınca gözler Türkiye`deki taklit pazarına çevrildi.
Türkiye`de taklit ürün pazarının yıllık hacmi 10 milyar dolara yakın. Marka Koruma Grubu tarafından hazırlanan rapora göre Türkiye`de sahteciliğin en yaygın olarak görüldüğü piyasalar arasında ilk sırayı yüzde 35 ile bilgisayar yazılımı sektörü alıyor.
Sıralamada yüzde 25 ile ses ve görüntü ürünleri ikinci sırada yer alırken, `çakma Nike`ın da dahil olduğu tekstil ve ayakkabı sektörü yüzde 22 ile üçüncü sırada bulunuyor.
Bu sektörleri yüzde 12 ile oyuncak, yüzde 10 ile parfüm, yüzde 6 ile ilaç ve yüzde 5 ile saat izliyor.
Rapora göre tüketicilerin yüzde 31`i sahte ve kaçak malları işportadan, yüzde 22`si semt pazarlarından, yüzde 16`sı da sosyete pazarlarından satın alıyor. Aynı rapora göre tüketiciler taklit mal satın alma nedenlerini orijinal ürünü pahalı bulma ve sahte ürüne ulaşmanın kolaylığı olarak açıklıyorlar.
Binlerce dava açılıyor
Nike dünyada en çok taklit edilen markalardan birisi. Talebin yoğun olduğu bu tip markaların taklitleri de peynir ekmek gibi satılıyor. Markalar da buna dava açarak karşılık veriyorlar. Marka Koruma Grubu`nun verdiği bilgiye göre sahtecilik sorunu olan firmaların açtıkları davaların sayısı binlerle ifade ediliyor.
Konuya ilişkin olarak görüşlerine başvurmak istediğimiz Nike Türkiye yetkilileri ise protesto ve taklitle mücadelede geldikleri nokta konusunda konuşmak istemedi.
Küsurundan ucuz
İşportalarda ve semt pazarlarında IMF Başkanı`na fırlatılan Nike benzeri ayakkabılardan bulmak mümkün. Taklit Nike ayakkabıların fiyatları ise sadece 10 lira.
Bu da orijinal ürünlerle taklit ürünler arasındaki fiyat uçurumunu gözler önüne seriyor. Fırlatılan ayakkabıya benzer orijinal modellerin fiyatları da 115 – 90 lira arasında değişiyor. Ağırlıkla Aksaray ve Eminönü`nde satılan taklitler vatandaşlar tarafından ilgi görüyor.